Fiili ayrılık nedeniyle boşanma, eşlerin uzun süre ayrı yaşamaları sonucu evlilik birliğinin temelinden sarsılması sebebiyle açılan boşanma davalarından biridir. Türk Medeni Kanunu’nun 166. maddesinde düzenlenen bu boşanma sebebi, tarafların resmi olarak evli olmalarına rağmen fiilen bir arada yaşamamalarını esas alır. Eğer taraflardan biri boşanma davası açar ve mahkeme, evlilik birliğinin temelinden sarsıldığını tespit ederse, fiili ayrılık nedeniyle boşanma kararı verilebilir.
Fiili Ayrılık Nedeniyle Boşanma ile Terk Nedeniyle Boşanma Arasındaki Fark
Fiili ayrılık nedeniyle boşanma ile terk nedeniyle boşanma birbirinden farklı hukuki sebeplerdir. Terk nedeniyle boşanma davasında, eşlerden birinin diğerini evlilik birliği sorumluluklarından kaçınarak terk etmesi ve bu durumun belirli bir süre boyunca devam etmesi gerekmektedir. Ancak fiili ayrılık nedeniyle boşanmada, tarafların her ikisinin de evlilik birliğini sürdürme niyetlerinin olmaması ve ayrı yaşamalarının uzun süre devam etmesi söz konusudur.
Avukat Desteği Neden Önemlidir?
Boşanma davalarında avukatla çalışmak, sürecin daha hızlı ve hukuka uygun şekilde ilerlemesini sağlar. Fiili ayrılık nedeniyle boşanma davalarında delil sunulması ve sürecin doğru şekilde yürütülmesi için bir boşanma avukatından hukuki destek alınması tavsiye edilir. Ayrıca, hukuki danışmanlık almak hak kayıplarının önüne geçerek tarafların mağduriyet yaşamamasını sağlar.
Anayasa Mahkemesi Kararı ve 3 Yıllık Bekleme Süresi
Türk Medeni Kanunu’nun 166. maddesine göre, fiili ayrılık nedeniyle boşanma davası açabilmek için tarafların en az 3 yıl boyunca ayrı yaşaması gerekiyordu. Ancak, Ankara 18. Aile Mahkemesi’nin Anayasa Mahkemesi’ne başvurusu sonucunda, Anayasa Mahkemesi 2023/116E., 2024/56K. sayılı kararıyla bu bekleme süresini iptal etti. Karar 22 Şubat 2024 tarihinde alındı ve 22 Kasım 2024 itibarıyla yürürlüğe girecek.
Bu karar ile birlikte artık 3 yıllık bekleme süresi olmaksızın fiili ayrılık nedeniyle boşanma davası açılabilecek. Bu durum, evlilik birliği fiilen sona ermiş ancak resmi olarak boşanamayan kişilerin daha kısa sürede hukuki statülerini netleştirebilmeleri açısından önemli bir gelişme olmuştur.
Fiili ayrılık nedeniyle boşanma, evlilik birliğinin uzun süre boyunca fiilen sona ermesi durumunda eşlerin resmi olarak da boşanmalarına imkan tanıyan bir hukuki süreçtir. Özellikle Anayasa Mahkemesi’nin 3 yıllık bekleme süresini kaldırması, bu tür boşanma davalarının daha hızlı sonuçlanmasını sağlayacaktır. Sürecin doğru ve hukuka uygun şekilde ilerleyebilmesi için uzman bir boşanma avukatından destek alınması önemlidir.